Sonucu Daralt
Kategori
Yayıncı Kategori
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 579 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Üçüncü Dünya’nın entelektüel uyanışının en önemli kaynaklarından Frantz Fanon, döneminin toplumsal mücadeleleri içerisinde yeni bir insanlık uğruna bıkmadan usanmadan çabaladığı için yirminci yüzyılın önde gelen düşünürlerinden biriydi. Cezayir Bağımsızlık Savaşı’yla beraber Ulusal Kurtuluş Cephesi saflarına katıldı ve bu süreçte çeşitli yazılar yazdı, konuşmalar yaptı. Sömürgeciliğin ideolojik ve psikolojik saldırılarını faş eden metinleri ise postkolonyalizmden eleştirel teoriye pek çok alanı derinlemesin
İslam dünyasında dikkate değer bir yaygınlık kazanan siyasetnameler, hükümdarlara ve devlet adamlarına hitaben yazılması hasebiyle İslam siyaset düşüncesinin temel kaynaklarındandır. Sultanlara nasihat tarzında yazılan bu eserlerde geçmişte yaşamış adaletiyle meşhur şahsiyetlerden de örnekler verilerek yöneticilerin sahip olması gereken özellikler anlatılır. İmam Gazzâlî siyasetname türünde yazdıklarıyla yöneticilere yol göstermiştir. Fakihlerin ve filozofların düşüncesi ile mutasavvıfların ahlak anlayışın
Türkiye’nin en önemli eğitimcilerinden biri olan Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu’nun yayımladığı Yeni Adam dergisi Türkiye’nin Cumhuriyet sonrası fikir dünyasına damgasını vuran süreli yayınlardandır. Baltacıoğlu’nun bu dergide 1943’te yayımlanan röportajları “Görüştüklerim” üst başlığını taşıyor. Bu röportajlar aynı zamanda bir biyografi veya portre çalışmasıdır. Baltacıoğlu Görüştüklerim adıyla derlenen elinizdeki kitapta Veled Çelebi’den Ercümend Ekrem Talu’ya, Mehmet Emin Yurdakul’dan Necmeddin Okyay’a, Hüse
İkinci Dünya Savaşı, tam anlamıyla bir topyekûn savaş olarak, bütün dünyayı ve hayatın her alanını altüst etti. Sovyetler Birliği’nin ve Batılı güçlerin birbiriyle çatışan ideolojilerinin ve çıkarlarının değişimi de bununla bağlantılıdır. Savaşı sürecinde Büyük İttifak için çalışan Stalin ve Churchill’in ilişkisi ise bu döneme damga vurmuştur. Birbirleriyle sürekli yazışan ve çeşitli platformlarda bir araya gelen iki lideri anlatan Churchill ve Stalin: İkinci Dünya Savaşı’nda Silah Arkadaşları, savaş zaman
Kur’ân’ın nâzil olduğu dönemde müşrik Araplar, Allah’ın her şeyin yaratıcısı olduğunu ikrar etmekle birlikte onlar; göklerde olan, dünyanın işleyişine müdahale etmeyen, uzaklarda, hayata dokunmayan ve kendisine ulaşılabilmesi ancak aracılarla mümkün olan bir Allah’a inanıyorlardı. Kur’ân’ın ilk muhataplarının, Allah’ın “ötelerin ötesinde” bulunduğu yanılgısına mukabil, vahyin takdim ettiği yeni sistemle bütün beşerî işleri, hayatın en küçük ve önemsiz görünen ayrıntılarını bile gözetimi altında tutan bir Ra
Çöl ortamındaki konargöçer hayat diye bilinen bedevilik, Kur’an-ı Kerim’de genel bir niteleme olarak yerilen ve cehalet, düşüncesizlik, kabalık gibi kavramlarla ifade edilir. Bazen de insan fıtratının safiyeti ve son derece asil bir duruş şeklinde karşımıza çıkar. Bu yönüyle bedeviler yüreklilik, cömertlik ve metanet gibi değerlerin temsilcileridirler. Ayrıca bedevi Araplar, İslamiyet ile müşerref olduktan sonra yeni topraklar fetheden ordularda büyük roller üstlenmişlerdir. Adem Varıcı İslamiyet’ten Önce
Roger Garaudy, İslam’la müşerref olduktan sonraki yıllarını İslami yenilenmenin nasıl ve hangi esaslar üzerine inşa edilebileceğine adadı. Onun İnsanlığın Medeniyet Destanı kitabı hem Batı’yı hem de Doğu’yu yakından tanıyan, saygın bir filozofun çağlar öncesinden günümüze medeniyet tarihini farklı bir şekilde okumasının neticesidir. Eser, Garaudy’nin yazdıklarının ve fikirlerinin hem vazgeçilmez bir anahtarı hem de çarpıcı bir özetidir. Kültür imtiyazına sahip olmayanlara, ona erişme arzusu verecek olan ese
İnsanın kendisiyle ve çevresiyle ilişkisinin dönüşümü ve buna yol açan dinamikleri anlama çabasına girişildiğinde Kopernik devriminin bu dönüşümün hazırlanmasında öncü bir rolü olduğu söylenebilir. Şüphesiz 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren bu dönüşümün hızı ve derinliği artmıştır. İçinde bulunduğumuz durumu kültürel travma ile açıklayan Mücahit Gültekin Travma Düzeni İnsanın, Ailenin ve Toplumun Dönüşümü adlı kitabında büyük oranda bu dönüşümün özellikle 1950’lerden sonra karşılaştığımız sarsıcı son
Her şeyin modern olduğu bir dünyada yaşıyoruz; insanlar, düşünceler, inanışlar, hayat tarzları, eşyalar… Yaşadığımız dünyada birçok şey modern olarak niteleniyor. Modern olarak nitelenenlerin itibar görmesine karşılık, modern olmayanların değersiz veya yanlış bulunduğu bir dünya burası ... Haliyle yerkürede ve evlerde, zihniyetlerde ve bedenlerde, akıllarda ve gönüllerde, sebepleri ve sonuçları üzerinde düşünmeyi fazlasıyla hak eden önemli şeyler gerçekleşiyor. Gerçekleşenler ise maalesef normal değil. Zira
Göğe açılan kapımız, camilerin dinimizdeki yeri tartışmasız çok önemli bir konumdadır. İslam’ın yüzyıllara dayanan kadim kurumu olan camiler, tarih boyunca büyük bir özenle inşa edilmiş, şehirlerin başköşesindeki yerlerini alarak müminlere ev sahipliği yapmıştır. Camiler bir ve beraber olarak tek ve bir olana yönelmenin en güzel mekânlarıdır. Cemaat hâlinde kalpler Allah’a yönelirken bu güzide mekânlar asıl vazifelerini yerine getirirler. Peki, bizleri günde beş vakit salaha ve felaha çağıran; huzura ermemi
Bu bir uyarı, tavsiye ve öğüt kitabıdır.Amacı insanları Allaha itaat etmeye teşvik etmek, onları itaatsizlikten uzak tutmak ve Ona karşı samimi olmalarını sağlamaktır. Arka Kapak Yazısı Kitabı okuyun, göreceksiniz ki Mevdudinin söylevinde bir kez yer almış sıradan sözler bile olağan üstü ya da en azından bizim zamanımızda olağanüstü olmuş bir özellik kazanmaktadır. Çünkü o, Kuranda sadece sözlük ve kültürel anlamları olan sözlere duygu ve niyet katar. Böylece Kuranın buyruğu tarafından yeniden şekillenen
Osmanlı’dan Cumhuriyet Türkiye’sine uzanan süreç Batılılaşma veya modernleşme dönemi şeklinde adlandırılır. Üç yüz yıl önce başlayan bu süreç, “Türkiye’nin Sosyal Tarihi” adlı bir dizi kitapta mercek altına alarak çok yönlü bir açıdan ele alınıyor. Uzun yıllara dayanan araştırmaların ürünü bu kitaplarda, söz konusu süreçte inşa edilen ve zamanla egemen hale gelen zihniyet, görünüm ve hayat tarzlarına ilişkin görüşler, teklifler, uygulamalar ve durumlar kapsamlı bir şekilde çözümleniyor. Celalettin Vatandaş
Bu kitap, Çin'in elindeki tüm propaganda imkanlarını kullanarak gerçeğin boğulmaya çalışıldığı bir dönemde yazıldı.Fakat ben inanıyorum ki Çin ne kadar güçlü olursa olsun dünyanın özgür ve vicdanlı insanları Çin'den de diğer zalimlerden de çok daha güçlüdür. Doğu Türkistan'da yaşananlar asla Filistin'den veya Arakan'dan daha aşağı değildir. Kitabı okudukça bu iddiamı daha iyi anlayacaksınız.Doğu Türkistan meselesini araştırmadan önce işgal altındaki topraklarda acı içinde yaşam mücadelesi veren Müslüman Tür
İntifada, silkinmek, hareket etmek, titremek, sarsılmak anlamına gelir. Filistin intifadası ise Filistin halkının, İsrail işgaline karşı ayaklanmasıdır. Gazetecilerin Filistin ziyaretleri ise çoğu zaman intifada günleri ile anlam kazanır. Sefer Turan Filistin'e defalarca gitti. En sakin ve normal günlerinde bile, dünyanın birçok bölgesinden daha gergin, bünyesinde gerginliğin ve çatışmanın bütün unsurlarını barındıran bu topraklarda gazetecilik yapmanın ne anlama geldiğini orada gördü. Turan'ın Kudüs: Tarih
Kudüs, tarih boyunca birçok dönüşüme sahne olsa da sokaklarında dolaşanları alıp tarihin derinliklerine götürür. Zira her taşın, her binanın, her sokağın ayrı bir hikâyesi vardır. Kudüs'e ilgisiz kalmak tarihe ve geleceğe ilgisiz kalmaktır. Bu yüzden Kudüs'le yakından ilgilenmek durumundayız. Din, tarih, kültür ve gelecek bunu haykırıyor bize! Sefer Turan, Allah'a Ismarladık Kudüs kitabında yakın tarihi, çağdaş siyasi gündemlere angaje biçimde çekişmeli bir alan olmayı sürdüren Filistin'de yaşanan trajik ha
Düşünceye yapılacak katkı, hususi bir kültür, dil ve itikat içindeki hakikat imkânlarının özgün bir şekilde kavramsallaştırılıpkuramsallaştırılmasıyla mümkündür. Günümüzde Müslümanlar insani düşünsel müştereğe katkı yapmak istiyorlarsa sahip oldukları itikat, dil ve tevarüs ettikleri bilgi içinde saklı kalan hakikatleri açığa çıkarmalı ve çağın diliyle ortaya koymalıdır. Bütün kitaplarında yeni bir geleneğin inşasına katkı yapmaya büyük bir özen gösteren Taha Abdurrahman bu düşüncesini İslami edimsel alan ş
İntifada, silkinmek, hareket etmek, titremek, sarsılmak anlamına gelir. Filistin intifadası ise Filistin halkının, İsrail işgaline karşı ayaklanmasıdır. Gazetecilerin Filistin ziyaretleri ise çoğu zaman intifada günleri ile anlam kazanır. Sefer Turan Filistin'e defalarca gitti. En sakin ve normal günlerinde bile, dünyanın birçok bölgesinden daha gergin, bünyesinde gerginliğin ve çatışmanın bütün unsurlarını barındıran bu topraklarda gazetecilik yapmanın ne anlama geldiğini orada gördü. Turan'ın Kudüs: Tarih
Roger Garaudy hem çağımızın gelişmelerine hem de İslam kültür mirasının çeşitli yönlerine vâkıf bir düşünür. Garaudy’nin düşüncesi özellikle 1970’li yıllardan itibaren her türlü partizanlıktan ve ideolojik deli gömleklerinden uzaklaşır. Artık onun en önemli entelektüel tasarımı insanlığı umut eksenli olarak farklı bir şekilde değerlendirmektir. Roger Garaudy “Geleceğimizde İslam Var” kitabında inanç ve kültür olarak İslam dini ve medeniyeti hakkındaki değerlendirmelerini entegrizmden uzak bir anlayışla topl
Aile, örf, gelenek, alışkanlık, kamusallık, devlet, kanun gibi kavramlar sosyologların toplumun iskeletini çıkarmasında yardımcı olmuştur. Aile, gelenek ve ahlak arasındaki ilişkiyle ortaya çıkan kamusallık fikri bugün modern toplumun yapısını ortaya serer. Bunlardan alışkanlık gibi bireysel değil, sosyal bir kavram olan gelenek ise doğrudan toplumun kökeniyle ilgilidir. Zira hem bir sosyal olguya hem genel geçer bir kurala ve bu kuralı koyan sosyal iradeye işaret eder. Geleneğin sosyolojik teorisi bağlamın
Türkiye’de Kürtler ve Kürt milliyetçiliğinin doğuşu hakkında yapılan çalışmaların çoğu ideolojiktir. Kürt araştırmaları, Türkler açısından “hain” ve Kürtler açısından “kahraman” ekseninde devam ediyor. Oysa daha sağduyulu, eskilerin deyimi ile aklıselim araştırmalara ihtiyaç duyulduğu açıktır. Uzun süredir Kürt tarihi ve toplumu hakkında araştırmalar yapan Bekir Biçer Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e Kürt Aydınları kitabında farklı bir yaklaşım ortaya koyuyor. Kürt aydınlarının kimler olduğu, hangi siyasi düşünc
Sıralama : Göster :
Toplam 579 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1