Sonucu Daralt
Kategori
(x)İslam Felsefesi
Yayıncı Kategori
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 7 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Düşünceye yapılacak katkı, hususi bir kültür, dil ve itikat içindeki hakikat imkânlarının özgün bir şekilde kavramsallaştırılıpkuramsallaştırılmasıyla mümkündür. Günümüzde Müslümanlar insani düşünsel müştereğe katkı yapmak istiyorlarsa sahip oldukları itikat, dil ve tevarüs ettikleri bilgi içinde saklı kalan hakikatleri açığa çıkarmalı ve çağın diliyle ortaya koymalıdır. Bütün kitaplarında yeni bir geleneğin inşasına katkı yapmaya büyük bir özen gösteren Taha Abdurrahman bu düşüncesini İslami edimsel alan ş
Modernite düşünürlerinin, ahlakı dinden ayrıştırmakla hem ahlaka hem de dine haksızlık ettikleri her geçen gün daha çarpıcı tecrübelerle ortaya çıkıyor. Bireyin özgürlüğünün sınırsız görülmesi ise modernitenin yol açtığı en büyük problemlerden biri olarak insanı, tanrılaşma iddiasına itti. Bu anlayış, kutsalı yok ederek, bireyi toplumda temel referans birimi hâline getirdi ve egoizmi kökleştirdi. Böylece günümüzde beşerî davranışı bütünüyle seküler bir rasyonelleştirme temeline dayandıran epistemolojik ve s
İslâm’da felsefi düşüncenin anlamı ve sürdürülüşü, ancak Batı’da birçok yüzyıldan beri felsefe diye adlandırılan kavramın tam bir karşılığının İslâm’da aranması şartı ile hakiki manası ile kavranabilir. Bu sebeple İslâm felsefesi gelenekselleşmiş felsefe tarihi el kitaplarına sağdırılamayacak ölçüde geniş bir alanı kapsar. İslâm felsefesini temel kaynaklarından inceleyerek bu alanda çalışmalar yapan Tjitze Jacobs De Boer, İslâm’da Felsefe Tarihi eserinde en önemli temsilcilerinin öğreti ve sistemlerinden ha
Modernist düşünceye yöneltilen eleştiriler 20 yüzyılın sonunda yoğunluk kazandı. Böylece modernistlerin sorgusuz sualsiz Batı’yı taklit ettikleri belirginlik kazandı. Söz konusu eleştiriler aynı zamanda gelenekçi düşüncenin taklitçiliğiyle ilgili değişiklikler doğurmaya aday tartışmaları gündeme getirdi. Taha Abdurrahman İslami bir modernlik inşasına giriş niteliğindeki Modernlik Ruhu adlı eserinde modernistlerin taklitçiliklerini kapsamlı bir bakış açısıyla gözler önüne seriyor. Korunması gereken modernlik
20. yüzyılı büyük yıkımlara uğratan araçsal akılla ilgili pek çok eleştiri yapıldı. Hem Batı dünyasında hem de İslam dünyasında meydana gelen sorunları ele alırken kaba bir akılcılıkla yetinilmemesi gerektiği anlaşılmış durumda. Artık hemen herkes ahlaken temellendirilmiş bir dünya görüşünü şu ya da bu şekilde benimsiyor. Faslı dil, mantık ve ahlak filozofu Taha Abdurrahman Dinî Amel ve Aklın Yenilenmesi adlı eserinde tam da bu konular üzerinde duruyor. İslami uyanışa felsefi temeller kazandırmak amacıyla
Acaba belli bir dil kullandığında ve tabii buna bağlı olarak insanı, belli kültürel imaj ve çevreler yardımıyla muhatap aldığımızda Tanrı -gerçi başka zamanlarda başka dillerle de vahiy inmiştir ama- beşeriyetin diğer ve ekseri kısmını hitap, yani kitap dışı bırakmakta değil midir? Bundan daha da belirgin olmak üzere, kendimize ayrıca şu soruyu da sormalı değil miyiz: Acaba ´Bazı düşünce biçimleri dünya meselelerinin anlaşılmasına müsait değildir.´ önermesi mantıki midir? Mantıki ise bu önerme ile ne kasted
Tükendi
Yazar, İslam felsefe ve kelam tarihlerini şöyle bir gözden geçirmiş, bunların bir özetini sunmuştur. İslam dini gelişmesi üzerine bazı tezler ortaya; aynı zaman da Avrupada bu sahada yapılan çalışmaları da özetlemiştir. Arka Kapak Yazısı 1939 da birçok Asya milletlerini kuşatan bir harp manzarası, İngiltere´de sorumlu mevkilerde bulunanlara, Asya dilleri ve kültürü üzerinde çalışan uzman sayısının çok az ve zayıf olduğunu gösterdi. 1939´u müteakip üçüncü on yılda olaylar, geniş okuyucu kitlesine Avrupalı o
Tükendi
Sıralama : Göster :
Toplam 7 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1