Sonucu Daralt
Kategori
Yayıncı Kategori
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 571 kayıt bulunmuştur Gösterilen 520-540 / Aktif Sayfa : 27
Journal of International Affairsde çıkan yazıda, alışılmamış tehlikelere, mesela Çinin veya Hindistanın çökmesi ihtimaline, post-modern milliyetçiliğin yükselişine ve dini fundamentalizmin canlanmasına dikkat çekilmekteydi. Bu konuda yazılıp çizilenler, genelde gerçekleri pek yansıtmamaktadırlar. Belirsiz genellemeler, problemlerin şişirilerek tehdit şeklinde dönüştürülmesine olanak tanımaktadır. Bu bakış açınsın pek ele alamayan etkileri oldukça dramatikti. Artık problem, tek bir terörist, bir grup sömür
Dostum, öncelikle hoş geldin. Yüreğine değecek bir kitap okumanı canı gönülden temenni ediyorum. Bu kitap, 2 kitaplık bir seridir. "Doğu Yazıları" ve "Batı Yazıları" olmak üzere iki kısma ayrılan bu serinin ilk kitabı, görmüş olduğunuz "Bazı Yazıları"dır. Bu eserde yüreğimizden geldiğince Batı'ya dair kurduğumuz notları getiriyoruz önüne. Önce Batı'yı anlatalım; Doğu zaten şuracıkta. Almanya, İtalya, Fransa, Avusturya, Belçika, Hollanda, Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Bosna Hersek, Arnavutluk, Kosova,
Bel'am; adı, sanı, ünü, namı çok yaygın bir kimlik. Hakkındaki yine çok yaygın olan rivayetler bir yana, günlük konuşmalarda bile dinini dünyalıkla değiştiren ya da güçlülerin dümen suyunda giden din bilginlerini simgeleyen bir figür olarak yer alır. Nemrut, Firavun, Karun, Haman, Samiri gibi isimlerden söz eden Kur'ân-ı Kerim'de -onun din olgusuyla böylesine ilişkilendirilmiş olmasına karşın- Bel'am adı geçmez; ama, ilahiyat literatüründe hatırı sayılır bir yeri vardır. Keza Tevrat'ta da onunla ilgili uzu
Arka Kapak Yazısı Merhum Abdülvahhab Hallaf´ın bu eseri, adından da anlaşıldığı gibi İslâm´da yasama (et-Teşrî), yargı (el-Kadâ) ve yürütme (et-Tenfîz) kuvvetlerini ele alıyor. Eser küçük hacmine rağmen önemli, orijinal bilgileri içermektedir. Yasama, yargı ve yürütme kuvvetlerinin mahiyetini, tarihi gelişimlerini ön planda tutarak konular işlenmiştir. Bu kuvvetleri üç merhalede ele alan Hallaf, birinci merhaleyi Peygamber (s.a.v)´in dönemine tahsis etmiştir. Bu merhalede yasama, yargı ve yürütme kuvvetler
tüm sis­tem­ler gi­bi, bi­zim mo­dern kü­re­sel-sis­te­mi­miz de, el­bet­te ölüm­lü­dür. Son­su­za ka­dar de­vam et­me­ye­cek­tir. Şu an, bu sis­tem, ni­hai kriz dö­ne­mi­ni ya­şı­yor ol­ma­sı da müm­kün­dür. Arka Kapak Yazısı Biz, şu an, ka­pi­ta­list kü­re­sel-eko­no­mi­ye da­ya­lı bir kü­re­sel-sis­tem­de ya­şa­dı­ğı­mı­zı id­dia edi­yo­ruz. Yi­ne id­dia edi­yo­ruz ki, bu sis­tem, yak­la­şık 500 yıl gi­bi uzun bir sü­re­dir var­lı­ğı­nı sür­dür­mek­te­dir. Ay­rı­ca bu sis­te­min, ta­rih­sel bir sis­tem
İhlas suresi tevhid' in anlamını başka ibarelerle anlatılmayacak kadar iyi anlatmaktadır. İbni Teymiyye, İslam' ın temeli olan tevhid olgusunun ana ilkelerini içermekte olan ihlas suresini, Ehad, Samed, doğmayan ve doğurmayan gibi kavramları Kur' an ve Sünnetin bakış açısıyla işlemiş; bunlara ek olarak Kur' an' ı anlama ve yorumlama konusu tev' vil, tefsir ve te' vil- tefsir ayırımı gibi konuları da ele almıştır.
Bu kitap İslâmın ilk dört asrında vahyin, hukukun ve sosyal şartların, Müslümanların aile sistemine ilişkin görüşleri beraberce nasıl şekillendirdiğini irdelemek suretiyle İslâm dünyasının tarihini ve sosyal kurumlarını derinlemesine ele almakta ve şekil verici müesseseleri şekillenme dönemlerinde incelenmektedir. Arka Kapak Yazısı Dr. Abd el-Atî dine, belirli rollerle aileye, hukuka ve sosyal değişime ilişkin geniş bir mevzular dizisini ele almaktadır. Sosyal hayatın yapısında bazı temel ve hassas noktal
Muhammed (asv) akideleri arı insanların ahlaklı olabileceğini ve ahlaken temiz insanların akideleri taşıyabileceğini düşünmekteydi. O (asv) 'ahlakı tamamlamak üzere gönderilmiş' bir peygamberdi. Bu nedenle putlara tapan bir erdemle, ahlaki umdeleri bilmeyen bir tevhidin toplumsal başarılarına inanmıyordu. Nitekim Abdülmuttalib ve Ebu Talib birincilere örnekti, onlarla hısımdı; hanifler de ikinciye örnekti onlarla tanıştı (Varaka gibi). Nübüvvet akide ile ahlakın kavuşmasına ve en az bir insanda temsil edil
"Bugün dünya Müslümanlarının hemen tamamının zihninde bir karmaşa hâkimdir. Kuranın onlardan istediği yaşam tarzı ile şu an sürdürdükleri yaşam arasında büyük farklılıklar vardır. Kuranın müslümandan tesis etmesini istediği toplumsal ve siyasal kurumlarla, onun kendisi için kurduğu ve tarihsel süreç içinde geliştirdiği kurumlar arasında da büyük uçurumlar vardır."
Batılı sömürgeciler, sömürme amacıyla gittikleri toplumlara bir mikrobu aşıladılar. Bu mikrop, Amerika'da Kızılderililere verilen battaniyelerdeki kızamık mikrobu kadar sarî ve kültür söz konusu olduğunda bir o kadar da öldürücüydü. Bu mikrobun adı, Batılı ticaret anlayışı ve para ekonomisiydi. Kendi kendilerine yeter bir tarzda oluşmuş köyler, sömürgecilerin koyduğu vergileri ödeyebilmek için para edecek ürünler yetiştirmeye zorlandılar. Yeni yollar, dünya pazarının kollarını en ücra köylere kadar uzatıp b
"Şehir, bu akşam vakti olanca ağırlığıyla yine omuzlarıma binmişti. Caddede bir sarhoş gibi yalpalayarak yürüyordum. Bahçelievler`in merkezinden İstanbul`un Kuzey varoşlarına doğru uzanan cadde, bu akşam saatlerinde bir mahşer yerini andırıyordu. Her şair gibi, zerreden kürreye dek çözülmemiş nice meselelerle kafamı patlatarak, ruhumu bunaltarak, ilk bakışta tümü de başkalarına ait görünen dert, acı, keder, hüzün ve düş kırıklığı yüklerini kendime mal etmiş, beynime ve gönlüme doldurmuş halde öylesine gidiy
Asırlardır insan zihnini meşgul etmiş olan ve hala da meşgul etmeye devam eden evrenin yaratılışına bakışı ele almak, hem daha kuşatıcı ve ikna edici hem de oldukça ilgi çekici görünmektedir. Bu bağlamda bu çalışmada; - Evren niçin ve nasıl var oldu? - Onun bir başlangıcı ve bir sonu var mı? - Buna bağlı olarak zaman ve uzayın mahiyeti nedir? - Biz nereden geldik, nereye gidiyoruz? - Bir insan olarak bizim evrendeki konumumuz nedir? - Genelde kutsal kitapların özelde ise Kuran-ı Kerimin evrenin var
'İlk dersleri meclis-i valayı ahkam-ı adliye azasından Ethem Paşa verecekti. Bu dersler hakkında Tasvir-i Efkar gazetesi şöyle malumat vermekteydi. Birinci dersin üçyüz kadar dinleyicisi vardı. Yapılan deneyler garip işlerden olup, hazır bulunan dinleyicilerin büyük çoğunluğu ömürlerinde böyle şeyleri ilk defa görmüş olduklarından hayretten hayrete düşmüşlerdir. Bilhassa elektrik deneyi yapılırken özel aletten kıvılcımlar çıkması, başka bir ince tel vasıtası ile elektrik kuvveti bir adamın vücuduna nakil ol
Sadece bir öğrenci birliği olmanın ötesinde bir öneme sahip MTTB, farklı milliyetçililik anlayışı ve eleştirel eğitim felsefesi ile özgün bir tarihi araştırma alanı oluşturmaktadır. Bu çalışma ile bu alandaki bir boşluk doldurulmaya çalışıldı. Türkiye´de 1990´lar sonrasında gündeme oturan Siyasal İslam olgusu çoğunlukla siyasal partiler üzerinden anlaşılmaya çalışıldı. Bu tez içinde MTTB özelinde incelenen sağ siyaset içinde milliyetçilik ve islamcılık ayrışmasının kökenlerini bulabileceğimiz 1960 ve 1970´l
Tükendi
Tevhid inancının belkemiğinin oluşturan Allah ın tek ilahlığı ve rablığından uzaklaşmalar, dünya ve ahiret hayatının selametini-felahını temsil eden tevhid akidesini bozma girişimleri, her çağın en temel problemi olmuştur. Üslub ve Semantik Açıdan Kur an ve Şefaat isimli bu eserinde Yaşar Düzenli, Tevhid ve Şirk in adeta en yoğun çatışma alanı olan ve Tevhid den en çok sapılan şefaat ve izin meselesini tartışmaktadır. Bu tartışmada/araştırmada Düzenli, son derece dikkatli, titiz, estetik bir üslub kulla
Tükendi
Sıralama : Göster :
Toplam 571 kayıt bulunmuştur Gösterilen 520-540 / Aktif Sayfa : 27