Ölüm de bir gün ölecek/O gün gelecek/O gün Ölümün öldüğü gün/Müminler sevinecek/Münkire hicran düşecek Said Çekmegil
Arka Kapak Yazısı
Dile kolay: yaklaşık 60yıl boyunca hiç durmadan yazmak: 28 adet fikir ve beş adet şiir kitabı... kur'ana muhatap olmak, iman anlayışımız, iyi niyet anlayışımız, iktisat anlayışımız, vahye göre büyük zulüm, İslamın gerçeği, düşünceler düşledim vd
Büyük doğu, sebilürreşat, ehli sünnet, serdengeçti, toprak, tohum, ufuk, kriter, oku, bugün, yeni istiklal, babı alide sabah, Türk edebiyatı, vahdet, haksöz, umran Yazı ve şiirlerinin yayımlandığı bazı dergi ve gazeteler
Sahih İslami anlayışın sadece Malatyada değil bütün Türkiyede yayılmasına merkezlik eden o ünlü terzi dükkânına getiriyorum sözü
Kimler gelip geçmiş ki Said Ağabeyin rahle-i tedrisinden? Kimler uğramamış ki dergâha? Turgut Özal başta olmak üzere Özal ailesi, Alparslan Türkeş, Osman Yüksel Serdengeçti, Hüseyin Üzmez sadece birkaçı Kendisi de İstanbula uğradığında İslami camianın önde gelenleriyle görüşüp tanışmayı, görüş alışverişinde bulunmayı ihmal etmemiş: Eşref Edip, Said Nursi, Nurettin Topçu, H. Hilmi Işık, Muzaffer Ozak, Sezai Karakoç, M. Şevki Eygi Hepsinden hüsnü zanla söz ediyor
Ve hurafelerden, batıldan uzak sahih İslami anlayışının genel çizgilerini kitaplarından da hareketle birlikte tespite çalışıyoruz: insanların doğrudan Allahla yani Kur'anla muhatap olması için çaba sarfeden, yegâne ölçümüzün vahiy olduğunu, bütün fikri çabalarımızın Kur'ana refere edilmesi gerektiğini, Onu tetkik ederek taklitten kurtulmanın ve tahkiki bir imana ulaşmanın mümkün olabileceğini savunan Said Ağabey, tenkit ibadettir ilkesini şair edindi ve tevhit inancına zulüm katanları karalı ama halim ve selim bir üslupla hep eleştirdi, sorguladı: delilsiz, mehazsız, kaynaksız konuşmadı, yazmadı; dava delil ile izzet ile kazanılır dedi. Müslümanın diyen herkese değer verdi; pagan düşünce ve anlayışlara set çekti; insanları hakka ve hayra yönlendirdi. Allaha çağıran, Salih ameller işleyen ve ben "Müslümanlardanım" diyenden daha güzel sözlü kim var?(41/33)
Abdullah Yıldız, Umran, Aralık 2002
BİR MUVAHHİD, BİR MÜNEKKİD, BİR MUHAKKİK olarak ebediyete irtihal etti.
